Tüm parçaların söz ve müziği Nejat Yavasoğulları'na aittir

EKMEK ASLANIN AĞZINDA

Ekmek aslanın ağzında,
Ekmek aslanın ağzında,
Ekmek aslanın ağzında,
Ekmek aslanın ağzında,

Gitara bir tel bulamazken...
Aynı telden çalamazken...

Ekmek aslanın ağzında,
Ekmek aslanın ağzında,

Günler günleri kovalarken,
Say say say.
Her gün yeniden baslarken,
Say say say say say

Ekmek aslanın ağzında,
Ekmek aslanın ağzında,


KOSTUR DUR

Kostur, durma.
Kostur, durma.
Kostur, durma.
Sonuna kadar.

Kostur dur.
Tempoyu bozma,
Silme terini,
Hisset sonunu.
Kostur dur.

Kostur dur.
Hersey güzel,
Hersey kötü,
Hersey geçer.
Kostur dur.

Kostur, durma.
Kostur, durma.
Kostur, durma.
Sonuna kadar.

Yasamaya dair
Anlatılan bunlar mı?


BU YORGUNLUKTAN BIKTIM

Bu yorgunluktan bıktım,
Bıktım bastıran uykudan.
Saat gecenin üçüydü,
Yapamadıklarım düsündürücüydü.

Kesmekesten bıktım.
Kimin eli kimin cebinde?
Paradan parasızlıktan,
Zamana karsı kosmaktan...

Bıktım bıktım bıktım,
Omuzumdaki yükten,
Nasihatten sükunetten.
Hani nerede umut?

Bırak, açılsam sonsuza,
Dokunsam bir kere,
Devam etsem kesmeden,
Rahat rahat.
Bırak, bırak, bırak.


PTT'NİN ÖNÜNDE TAKSİM'DE

Günes pırıl pırıl,
Düne göre oldukça karsıt.
Ve İstanbul'un kızları,
Düne göre bir baska güzel.
Tü tü tü tü tü tü
Tü tü tü tü tü tü masallah,
PTT'nin önünde Taksim'de.
PTT'nin önünde Taksim'de.

Gözleri umutla dolu,
Her seyi bekliyorlar,
Ve her seyi istiyorlar,
Duyguları dısarıya vurunca
Gülümsüyor beyaz yüzleri
PTT'nin önünde Taksim'de.
PTT'nin önünde Taksim'de.

Tasıtların gürültüsüyle,
Kuytu köselerin kokusuyla,
Uzayan kuyruklarla
Can sıkan buyruklarla;
Alay ediyorcasına
PTT'nin önünde Taksim'de.
PTT'nin önünde Taksim'de.

Karsıda çingeneler durur,
Isıkların ters bir yanında
Süslü püslü görünüslü,
Çünkü çiçekleridir süsleri
Lale, lavante, hanımeli
PTT'nin önünde Taksim'de.
PTT'nin önünde Taksim'de.

Bir cumartesi aksamüstü,
Çok yasamıs kisiler gibi
Seviyor umut tasıyanları
Seviniyor, biliyor geleceği
Taksim Meydanı
İnsanlarıyla
PTT'nin önünde Taksim'de.
PTT'nin önünde Taksim'de.


PASTAHANE'DE

Pastahanede tezgahın yanında,
Bekler kasılarak, halihazırda.
Teypte fon muziği, "Abba"...
Kızlar oturmus gülüsürken oğlanlarla.

Zati hayli genistir hayali.
Gönlü sevmis bir cihan güzeli.
Cebinde Milli Piyango bileti...
Böyle benzer hayallerle gezerdi iste.

Saçlarını ıslatmıs da taramıs.
Bıyıklar henüz terli,
Ve isinin ehli,
Ucuyor elinde tepsi.


HEZARFEN AHMET ÇELEBİ'NİN SARKISI

Hezarfen Ahmet Çelebi
Galata'dan uçtu,
Üsküdar'a kondu,
Kondu da ne oldu?
Neler neler oldu...

Of of of of of of
Of of of of of of
Of of of of of of
Hey of hey of.

Düsündükçe içim sızlar,
İçim sızlar.
İçim sızlar, içim sızlar.

Koskoca Piri Reis.
Kaptan-ı Derya...
Kitab-ı Bahriye...
Harita-ül Arz-ı Sahane...
Çizdi de ne oldu?
Neler neler oldu..


Düsündükçe içim sızlar,
İçim sızlar.
Içim sızlar, içim sızlar.

Galileo Galilei
Gökyüzüne baktı,
"Dünya dönüyor." dedi
Altı kitap yazdı.
Yazdı da ne oldu?
Neler neler oldu...

Düsündükçe içim sızlar,
İçim sızlar.
İçim sızlar, içim sızlar.


BULUTSUZLUK ÖZLEMİ

İsteyince yolunda kaygılandığım.
Uğrunda kosup yorulup doğrulup
Beni bulduğum.

Bulutsuzluk özlemi sardıysa beni,
Tele vurup çağırmayı kesmem mı lazım?

Yok yok yok.

Kimi mutku gibi, tedirgin kimi
Yaslı ben gibi.
Her devirde evreni devindiren,
Bana hız veren.
Bulutsuzluk özlemi sardıysa beni,
Tele vurup çağırmayı kesmem mi lazım?

Yok yok yok.


GÜNEYE GİDERKEN

"Zefir Radyoları" var ya
Briket duvarlarda,
Sesini duydum onlardan,
Sarındım "Akçora Gömleği"ne.

"Uyu" dedin uyudum,
"Devam et" dedi muavin.

Yolda günes yükseliyordu,
Güneye giderken.
Yolda günes yükseliyordu,
Güneye giderken.

Sararmıs tutun tarlası,
İlerde beyaz yasmaklı
Al basmadan giysisiyle
Kadınlar calısıyorlar.

Yüce dağlar ilerde mor.
En yüksegi en önce gördü.

Yolda günes yükseliyordu,
Güneye giderken.
Yolda günes yükseliyordu,
Güneye giderken.

Küçük bir çocuk yenı uyanmıs,
Gözleri mahmur...
Muavin de çocuktu, fakat
Uykusuzdu, bağırırken.

Yolda günes yükseliyordu,
Güneye giderken.
Yolda günes yükseliyordu,
Güneye giderken.

Bir köy var çok uzakta,
Beyazdan minaresi.
Kırmızı damlı evleriyle
Köyümüzdür varmasak da.

Yanımda oturan belli ki oradan,
Bana biraz yandan baksa da.

Yolda günes yükseliyordu,
Güneye giderken.
Yolda günes yükseliyordu,
Güneye giderken.


DALGAKIRAN

Dalgakıranda aksam oldu.
Gun sessizce söndu.
Hayat yeniden sekillendi.
Dalgakıranda aksam oldu.

Pespembe görülen bir düs müydü,
Sanki hiç bitmeyecek gibi?
Sanki bambaska
Bir dunya...


BİR GÜZEL GÖRDÜM YOLDA

Bir güzel gördüm giderken yolda,
Kurum kurum kurulup oturmus
Bir güzel gördüm giderken yolda,
Sürüm sürüm sürünüp oturmus

Kıvır kıvır kıvır kıvır saçları,
Sarı sarı sarı sarı sapsarı...

Bir güzel gördüm giderken yolda,
Bir edayla salına salına.
Tanıyamazdı beni nereden tanısın?
Belki üsürdü fırtınalarımda.

Işıl ışıl ışıl şııl gözleri,
Pırıl pırıl pırıl pırl sözleri...

Bilmek öğrenmek isterdim hep,
Her nedense.
Uzanip tutmak isterdim hep,
Her nasılsa.
Bağırıp çağırmak isterdim hep,
"Dur hele dur, hele dur nereye?"

Bir güzel gördüm giderken yolda,
Bir edayla salına salına.
Tanıyamazdı beni nereden tanısın?
Belki üsürdu fırtınalarımda.

Kıvır kıvır kıvır kıvır saçları,
Kara kara kara kara kapkara...

Bir güzel gördüm giderken yolda.


YILLAR SONRA

Yıllar sonra
Beni ararsan.
Kalbimde hala
Ve daima
Yerin olduğunu
Bil.

YIllar sonra
Beni bir gün
Ararsan.
Bambaşka yollarda
Yürüyorsak,
Sana herşeyi
Söyleyemesem de

Kalbimde hala
Ve daima
Yerin olduğunu
Bil.


YALNIZ KALMA

Yalnız kalma bu dünyada.
Yalnız kalma bu dünyada.

Kendin gibi herkes için
Özlemini çektiğin,
Belki de sadece
Sezdiğin
Bir yol bulmayı
İstiyorsun.
Görebildiğin
Yeterli olmayabilir.

Yalnız kalma bu dünyada.
Yalnız kalma bu dünyada.


KİMSE BARISTAN SÖZ ETMİYOR

Kımse barıstan söz etmiyor.
Kımse barıstan söz etmiyor.
Kımse barıstan söz etmiyor.
Kımse barıstan söz etmiyor.

Yıldız Savasları,
MX, Pershing, Cruise.
Güney Pasifikte denemeler
Ve daha neler neler...

Kimse barıstan söz etmiyor.
Kimse barıstan söz etmiyor.
Kimse barıstan söz etmiyor.
Kimse barıstan söz etmiyor.


EVİNDE GİTARIN VAR MI?

Evinde gitarın var mı?
Gidelim öyleyse.
Evinde gitarın var mı?
Gidelim öyleyse.

İskelede karsılasmıstık.
Sisli bi gündü, tanısmıstık.
Birdenbire, tepeden inme,
Hem de çabucak kaynasmıstık.

Sohbet giderek koyulasmıstı.
Birbirimize herseyi anlatmıstık.
Ve baska birsey önermisti bana.
Dedim ki bilmem,
Belki de...

Evinde gitarın var mı?
Gidelim öyleyse.
Evinde gitarın var mı?
Gidelim öyleyse.

Sonra bir baktım
Yapayalnızdım.
Ne sis vardı,
Ne vapur vardı.
Nereden gelmisti,
Nerelere gitmisti?
Gozlerimi kıstım,
Tebessüm etmisti.

Evinde gitarın var mı?
Gidelim öyleyse.
Evinde gitarın var mı?
Gidelim öyleyse.


KÜTÜRDET BENI RUTUBET

Kütürdet beni rutubet
Kütürdet, kütürdet

Kütürdet beni rutubet
Kütürdet, kütürdet

Kütürdet beni rutubet
Kütürdet, kütürdet

Sızım sızım sızlasa eklem yerlerim,
Yapıs yapıs ıslanmıs olsam da,
Yine de seni severim.

İstanbul İstanbul İstanbul
Rutubet rutubet.

İstanbul İstanbul İstanbul
Rutubet rutubet.

Sızım sızım sızlasa eklem yerlerim,
Yapıs yapıs ıslanmıs olsam da,
Yine de seni severim.

Kütürdet beni Atıfet
Atıfet Atıfet.

Kütürdet beni Atıfet
Atıfet Atıfet.

Kütürdet beni Atıfet
Kütürdet, kütürdet.